2001’den bu yana Brüksel’de Zaman (Türkçe) ve Today’s Zaman gazetelerini temsil eden bir Türk gazeteciyim. 1995 yılından bu yana gazetecilik yapmaktayım, 1999-2001 yılları arasında iki seneliğine diplomatik muhabir olarak çalıştığım İngilizce olarak yayınlanan gündelik Turkish Daily News dışında hep ZAMAN grubunda bulundum. Aynı zamanda 14 Aralık 2014 tarihinden bu yana tutuklu bulunan Hidayet Karaca’nın patronluğunu yaptığı bir ulusal haber kanalı olan ve 24 saat/ 7 gün haber yayını yapan SAMANYOLU Televizyonunda bir TV programı yapmaktayım.
ZAMAN gazetesi Türkiye’ de günde yaklaşık 870.000 tirajı olan en büyük gazetedir.
Avrupalı gazetecilerin Türkiye’yi tanıdıklarına inanıyormusunuz ve bu soruyu tersinden sorsak yanıtınız ne olurdu?
Türkiye’yi yakından takip edenler olduğunu söyleyebilirim. Bazı gazeteler ve haber ajansları İstanbul’da muhabir bulundurmaktadırlar veya yabancı muhabirlerle çalışmaktadırlar. Türkiye hakkında pek çok şey bilmektedirler ve Türkiye haberlerini en iyi şekilde verdiklerini söyleyebiliriz. Sadece seçimler gibi belli dönemlerde Türkiye’yi ziyaret eden gazeteciler bazen pek çok ayrıntıyı kaçırabilir veya acele sonuçlara varabilirler. Aynı şey tabii Türk gazeteciler içinde geçerlidir.
Eğer Türk toplumu ΑB fonları olduğunu bilseydi, bunlardan faydalanmak için daha fazla ilgi gösterir miydi?
Evet tabii ki olabilirdi bu durum. Buna rağmen pek çok sorunla karşılaşılmaktadır. Her şeyden önce 2004 yılında AB Konseyi Türkiye’nin yapısal fonların ve (CAP) Ortak Tarım Politikasının kalıcı olarak dışında tutulmasına karar vermiştir bu sermayeler AB bütçesinin en büyük parçalarını teşkil etmektedir. Böylelikle AB geçmişte aday olan ülkelerin faydalandıkları fonlardan Türkiye’nin de faydalanamayacağını baştan açıklamış bulunmaktadır.İkinci olarak, ülkede birçokları olası AB üyeliği için Türkiye’nin ekonomik sıkıntılardan ziyade siyasi sorunlarına bir çözüm olarak gören (daha eğitimli ve bilgili bir nüfus kesimi) vardır.
Avrupa‘da sizi ne ilgilendirmektedir? AB sizin için ne yapabilir?
Βen ve gazetem AB süreçleriyle Türkiye’nin temel siyasi sorunlarının çözümü için iyi bir çerçeve sunduğuna inandığımız için ingilenmekteyiz. İnanıyoruz ki demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü, güçler ayrılığı, basın özgürlüğü istisna değil kural olmalıdır. AB Türkiye için en iyi seçenek gibi görünüyor. Bu yüzden benim gazetem ZAMAN Brüksel’de hala bir temsilcisi olan iki Türk Ulusal Gazetesinden sadece biridir.